No exact translation found for قابلية العيش
Translate Turkish Arabic قابلية العيش
Turkish
Arabic
related Results
-
ekmek (n.)more ...
-
hayat (n.)more ...
- more ...
-
can (n.)more ...
-
dünya (n.)more ...
-
toprak (n.)more ...
- more ...
-
geçim (n.)more ...
-
yer (n.)more ...
-
yaşam (n.)more ...
-
yeryüzü (n.)more ...
-
konfor (n.)more ...
- more ...
-
lüks (n.)more ...
-
mantar (n.)more ...
-
rahat (n.)more ...
-
rahat (n.)more ...
-
rahat (n.)more ...
-
cefa (n.)more ...
-
zorluk (n.)more ...
-
yetenek (n.)more ...
-
iktidar (n.)more ...
-
eğiklik (n.)more ...
-
fakülte (n.)more ...
-
kabiliyet (n.)more ...
-
iştah (n.)more ...
-
istidat (n.)more ...
-
kapasite (n.)more ...
-
sığa (n.)more ...
-
nizam (n.)more ...
Examples
-
5 yıldır hapis yatan ve geleceğinden... ...hiç bahsedilmeyen bir çocuk.صغيرة لديها خمس سنوات سجن ولا مستقبل قابل للعيش
-
Biz sadece şu evi daha yaşanılır bir hale getirmek için tutulduk. Becka Jessup.لقد تمّ إستئجارنا لجعل المكان قابل للعيش (بيكا جيسوب)
-
Getireceğim. Unutma, canlı olmaları lazım. Yaşayamazlarsa hiçbir işe yaramazlar.تذكر أجنة قابلة للعيش لن تفيدنا إذا لم تبق على قيد الحياة
-
Ted, bu delilik. Burayı yaşanır hâle getirmek için seneler geçmesi ve ufak bir servet gerek.تيد) هذا جنون ، ستتطلب سنوات) وثروة صغيرة لتجعلها قابلة للعيش بها
-
Getireceğim. Unutma, canlı olmaları lazım. Yaşayamazlarsa hiçbir işe yaramazlar.تذكر أجنة قابلة للعيش لن تفيدنا إذا لم تبق على قيد الحياة
-
Beni mutlu eden tek şeye kızdığımı... ...bu boktan kasabayı yaşanılabilir kılan tek şeyin gittiğini düşünüyorum.انا افكر بأنني سوف افوت الشيء الوحيد الذي يجعلني سعيد والذي يجعل هذه البلدة اللعينة قابلة للعيش سوف يرحل
-
Melissa ile ilk defa taşındığında tanışmıştınız. 2008 yılı mıydı?إذاً، انت أول من قابل (ميليسا) عندما انتقلت .للعيش هنا، عام 2008